İster rutin sağlık kontrolü amacıyla, ister herhangi bir jinekolojik rahatsızlık sebebiyle başvurmuş olsun, kadın genital sistem organlarının (dış ve iç genital organların) el veya uygun muayene aletleri (spekulum) ve görüntüleme yöntemleri (ultrasonografi, röntgen vs.) ile değerlendirilmesidir.
Bunun özel bir yaşı veya zamanı yoktur. Gerekli olduğunda her yaşta yapılabilir. Ancak rutin kontrol amacıyla yapılacaksa 18 yaşta genel bir değerlendirme yapmakta yarar vardır. Yine cinsel aktivite başladıktan sonra da rutin bir değerlendirme gereklidir. Bu sayede hem herhangi bir sağlık sorunu erken saptanabileceği gibi, ileriki yıllarda konacak tanılara kılavuzluk eder. Aynı zamanda genç kadının cinsel sağlık açısından danışma ve rehberlik ihtiyacını da karşılar.
Kadın genital sistemi, ergenlik dönemi, reprodüktif dönem (üreme çağı) ve menopoz döneminde değişimlere uğrar ve her dönemde dikkat edilmesi gerekli konular ve alınması gereken tedbirler vardır. Ayrıca cinsel yaşam, gebelikler, doğumlar, hormonal değişimler gibi yaşam boyu dinamik bir süreç yaşayan kadının rutin kontrole ve rehberliğe ihtiyacı tartışmasızdır. Rutin kontroller kadının yaşına ve ihtiyacına göre 6 ay ila bir yıl aralığında doktoru tarafından belirlenir. Rutin kontrol esnasında iç ve dış genital organlar muayene veya ultrasonografi ya da her ikisi ile birlikte değerlendirilir. Gerekli durumlarda laboratuvar yöntemlerine de başvurulabilir. ( pap smear testi, idrar veya vajen kültürü, HPV testi, hormon ve kan testler vb.)
Rutin kontroller dışında gebelik, adet düzensizlikleri, anormal kanamalar, anormal vajinal akıntılar, kasık bel ağrısı, cinsel sorunlar yaşayan kadınlara da mutlaka genital muayene yapılmalıdır.
Tüm muayene işlemleri öncesinde hastanın bedensel ve ruhsal olarak hazırlanması çok önemlidir. Özellikle genital muayenede bu hazırlık çok önemlidir. Hastanın güvende ve rahat hissetmesi, kişisel mahremiyetine saygı gösterilmesi önemlidir. Muayeneye başlamadan önce hastaya yapılacak muayene hakkında ayrıntılı bilgi verilmelidir. Muayene odasının ve muayene aletlerinin hijyeni ve muayeneye yardımcı olacak personelin eğitimi çok önemlidir. Muayeneye başlarken hastanın güvende hissetmesi ve vücudunun gevşemiş olması gereklidir. Duruma göre doktor muayene öncesi mesanenin boşaltılmasını önerebilir.
Muayene esnasında kullanılacak spekulum denen alet steril,( mümkünse tek kullanımlık yani disposable) hastanın bedenine uygun ölçüde (S,M,L) olmalıdır. Spekulum anatomiye uygun olarak ve mümkünse bir kayganlaştırıcı jel eşliğinde nazikçe vajinaya
yerleştirilir. Bu muayene rahim ağzının görüntülenmesine , gerekli hallerde smear veya kültür gibi örnekler alınmasına yardımcı olur. Ağrısız ve acısız bir muayene yöntemidir.
Yine genital muayenenin bir parçası olan transvajinal ultrasonografi rahim ,yumurtalıklar ve alt pelvik bölgenin değerlendirilmesine yardımcı olur. Transvajinal ultrasonografi probu, tek kullanımlık prezervatifler takılarak ve yine kayganlaştırıcı bir jel eşliğinde gevşemiş haldeki vajinaya yerleştirilir. Muayene sonrası kondom çıkarılıp prob dezenfektanlar ile temizlenir. Ağrısız ve acısız bir muayenedir.
Doğum öncesi çatı muayenesi, takibinizi yapan doktorunuzun uygun gördüğü haftada ki genellikle 38 veya 39. haftada yapılır. Çatı muayenesinin birkaç amacı vardır. Bunlardan ilki, doğum kanalının kemik ve kas yapısını değerlendirmek, anatomik olarak vajinal doğuma engel teşkil edecek düzeyde bir sorun olup olmadığını kontrol etmektir. Yani bebeğin doğum eylemi esnasında izleyeceği yolun kontrolü yapılır.
İkinci olarak bebeğin doğum kanalındaki pozisyonu ve seviyesi değerlendirilir. Yine muayene sırasında rahim ağzının açıklık ve esnekliğine bakılarak doğumun yaklaşıp yaklaşmadığı da kestirilebilir. Muayene sırasında, anneye gevşeme ve nefes egzersizleri hakkında eğitim de verilir. Son olarak muayene ile annenin vajinal doğum ile ilgili kaygıları da bir miktar hafifleyebilir. Güven ortamında, iyi bir hasta hekim koordinasyonu ile yapılan çatı muayenesi gayet kolay ve ağrısız bir işlemdir.
Bu konuda önemli bir nokta ise, doğum kanalında anatomik olarak bariz bir darlık ve anomali olmadığı takdirde bu muayene ile vajinal doğum veya sezaryen kararı kesin olarak verilmemelidir. Çünkü doğum eylemi başladığında bebeğin başı doğum kanalında ilerledikçe durum değişebilir. Önemli olan bebeğin başı ile doğum kanalının birbirine uyum sağlamasıdır
Kolposkopi, rahim ağzının detaylı incelenmesi ve gerekirse biopsi yapılmasına olanak sağlayan bir muayene ve teşhis yöntemidir. Hasta Jinekolojik muayene pozisyonunda (litotomi) hazırlanır. Rahim ağzı özel sıvılar ile temizlenir. Gerekli ise bazı özel boya verici sıvılar rahim ağzına uygulanır.
KOLPOSKOPİ cihazı ( bir çeşit mikroskop) ile rahim ağzını inceleyen doktor, gerekli görürse uygun yerlerden biopsi alır ve patolojik incelemeye gönderir. Bazı durumlarda LEEP denilen işlem ile lezyonlu bölgenin tedavisi de gerçekleştirilir. İşlem ağrılı değildir, anestezi gerektirmez ancak hastanın anxietesi varsa veya ilave bir işlem yapılacaksa sedasyon anestezisi altında yapılabilir.
HPV tip 16-18 pozitif çıkan olgularda smear testi negatif olsa bile kolposkopi gereklidir. Kolposkopi muayenesi sonucunda ve alınan biopsi örneklerinde, normal sitolojik bulgu, kronik servisit, CİN 1 VE CIN 2, CIN 3 gibi sonuçlar çıkabilir. Bu sonuçların değerlendirilmesi ve sürecin yönetimi hastanın klinik ve muayene bulgularına, yaşına, doğurganlık durumuna göre değişkenlik gösterir.
Rahim ağzı kanseri tarama testidir. Jinekolojik muayene esnasında rahim ağzından alınan sürüntü örneği özel bir sıvı içinde patolojik incelemeye gönderilir. Ağrısız ve acısız bir işlemdir.
Cinsel aktivite başladıktan 1 yıl sonra ilk smear testi yapılmalıdır. 20-30 yaş aralığında her 3 yılda bir tekrar edilmelidir. 30-65 yaş aralığında ise HPV – SMEAR ko-test birlikte yapılırsa ve sonuçlar negatifse 5 yılda bir yapılır. Son 3 smear ve ko-test sonucu negatifse ve ilave bir risk faktörü yoksa 65 yaşından sonra taramaya gerek yoktur. Yine de doktor muayene sırasında bir risk görürse veya hastanın bazı özel durumları varsa test sıklığı artabilir.
Rahim ağzı sürüntü örneklerinden HPV virüsünün özel yöntemler (PCR) ile taranmasıdır. Smear testi ile aynı örnekten çalışılabilir. Ağrısız ve acısız bir işlemdir.
Kimlere önerilir? 30 yaş üzeri cinsel aktif kadınlara önerilir. Smear testi ile birlikte ko-test olarak 5 yılda bir yapılmakla birlikte yüksek riskli HPV pozitif olgularda veya anormal smear sonucu olanlarda tedavinin seyrini izlemek amacıyla 1-1,5 yıl sonra tekrarlamak gerekebilir.
Düşük Riskli HPV Tipleri : 6,11
Olası Yüksek Riskli HPV Tipleri :53,66,67
Yüksek Riskli HPV Tipleri : 16,18,26,31,33,35,39,45,51,52,56,58,59,68,73,82
Vajinal akıntı örneğinin direkt olarak mikroskopta incelenmesi bazı bakteriyel vajinit türleri, mantar ve trichomonas denen spesifik enfeksiyonların saptanmasında faydalıdır. Ancak cinsel yolla bulaşan diğer bazı spesifik enfeksiyonların tanısında yetersiz kalır.
Vajinal kültür; vajinal akıntı örneğinin uygun koşullarda alınması ve özel bazı besi yerlerinde laboratuvar ortamında üretilmesidir. Birçok vajinal enfeksiyonun tanısında faydalı olmasının yanı sıra uygun antibiyotik seçimi için olanak da sağlar.(Antibiyogram testi)
PCR Testi ; özellikle cinsel yolla bulaşan viral hastalıkların tanısında çok güvenilir bir yöntemdir.
Hormon Testleri; Adet düzensizlikleri, infertilite, menopoz dönemi ve ergenlik dönemi sorunlarının değerlendirilmesinde kullanılır. Regl döneminin belli günlerinde alınması gereklidir
Enfeksiyon Testleri; Tam kan, sedim , CRP gibi genel tarama testleri yanı sıra, HIV, Hepatit, Sifilis gibi cinsel yolla bulaşan hastalıkların tanısında özel kan testleri yapılabilir.
Evet, bu çok doğal bir duygudur. Pek çok kadın ilk muayene öncesinde benzer hisler yaşayabilir. Bu noktada muayeneyi yapacak doktorun hastasına süreç hakkında önceden açıklama yapması, mahremiyet ilkesine uygun koşulları sağlaması, empati kurması ve güven vermesi oldukça önemlidir. Böylece hastanın rahatlaması ve kendini güvende hissetmesi sağlanır.
Hayır, bekaret jinekolojik muayeneye engel değildir. Hekimler, hastanın özel durumuna göre muayene şeklini belirleyebilir. Gerekirse vajinal muayene dışı yöntemler (ultrason, dış genital muayene vb.) kullanılarak da değerlendirme yapılabilir. Önemli olan hastanın tıbbi olarak değerlendirilmesi ve doğru tanının konulmasıdır.
Jinekolojik muayene, kadınların hem bedensel hem de ruhsal olarak en hassas oldukları alanlardan biridir. Bu nedenle hasta, doktoruna tamamen güvenmeli, kendini yanında rahat hissetmeli ve en mahrem konuları bile açıkça konuşabilmelidir. Etkili bir iletişim, doğru tanı ve başarılı bir tedavi sürecinin temelini oluşturur.
Muayenehanemizde, genital (jinekolojik) muayene ve testler; kişisel mahremiyetinize en yüksek düzeyde saygı gösterilerek, tamamen güvenli ve konforlu bir ortamda gerçekleştirilir. Kadın sağlığı konusunda her yaşta ve her aşamada doğru tanı ve takip için yapılan bu değerlendirmelerde, hastalarımızın ruhsal ve fiziksel olarak kendini rahat hissetmesi en büyük önceliğimizdir.
İlk defa gelen ya da kaygı yaşayan hastalarımıza süreç hakkında detaylı bilgi verilir, tüm adımlar empatiyle, anlayışla ve şeffaflıkla anlatılır. Amacımız; kendinizi güvende hissedeceğiniz, en mahrem konularınızı dahi rahatça paylaşabileceğiniz bir hekim-hasta ilişkisi kurmak ve bu süreci sizin için huzurlu hale getirmektir. Modern tıbbi donanım ve steril koşullar altında, kişiye özel yaklaşım ile sağlığınız için en doğru adımları birlikte atıyoruz.
İletişim Bilgileri:
Kadın Hormon Bozuklukları, Genital Estetik, İnfertilite ve Cinsel Sağlıkla İlgili her konuda aşağıdaki linke tıklayarak iletişim kanallarımızdan bize ulaşabilirsiniz:
https://drgunnuryuce.com/iletisim/
Op. Dr. Günnur Yüce, Kadın Hormon Bozuklukları, Genital Estetik ve Cinsel Sağlık Uzmanı
Tel: +90 312 514 6874
Gebelik ve Kadın Sağlığı ile ilgili yaptığım sosyal medya paylaşımlarım ve bilgilendirme videolarım için Instagram hesabımı ve YouTube kanalıma göz atabilirsiniz.